Tsunami tehlikesi Türkiye’yi ne kadar tehdit ediyor? İşte risk altındaki bölgeler!
Deprem kuşağında yer alan Türkiye'de tsunami riski de göz ardı edilmemeli. Özellikle Ege ve Akdeniz kıyıları, olası tsunami senaryolarında en çok etkilenecek bölgeler arasında yer alıyor.
Deprem kuşağında bulunan Türkiye, sadece karasal sarsıntılarla değil, tsunami gibi deniz kaynaklı afetlerle de karşı karşıya kalabilir. Özellikle Ege ve Akdeniz kıyılarında, deniz tabanında meydana gelebilecek büyük ölçekli depremler sonrası oluşabilecek tsunamiler, kıyı yerleşimlerini tehdit ediyor.
Tsunami riski olan bölgeler nereler?
Jeoloji ve afet uzmanlarının yaptığı çalışmalara göre, Türkiye’de tsunami riski taşıyan bölgeler şunlardır:
Ege Kıyıları: İzmir, Aydın, Muğla başta olmak üzere Batı Anadolu kıyı şeridi, hem deprem hem de tsunami riski altındadır. 2020 yılında İzmir-Seferihisar açıklarında yaşanan depremin ardından meydana gelen küçük çaplı tsunami, bu riski gözler önüne sermişti.
Akdeniz Kıyıları: Antalya, Mersin ve Hatay gibi iller, Doğu Akdeniz’deki tektonik hareketler nedeniyle tsunami tehlikesine açık. Özellikle Kıbrıs’ın güneyindeki fay hatları potansiyel risk oluşturuyor.
Marmara Bölgesi: Marmara Denizi, küçük çaplı tsunami dalgalarına neden olabilecek iç deniz özelliklerine sahip. Olası büyük İstanbul depremi senaryolarında tsunami ihtimali de değerlendiriliyor.
Tarihte tsunami örnekleri
1509 İstanbul Depremi: Bazı tarihî kaynaklar, bu deprem sonrasında denizin taşarak kıyı bölgelerini bastığını bildiriyor.
1741 Rodos Depremi: Deprem sonrası Ege'de tsunami oluştuğu ve bazı kıyı kasabalarının sular altında kaldığı kaydediliyor.
Ne yapılmalı?
Uzmanlar, özellikle sahil bölgelerinde yaşayan vatandaşların erken uyarı sistemleri, kıyı tahliye planları ve eğitimlerle bilinçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Tsunami afetine karşı yapılaşmanın kontrol altında tutulması, deniz seviyesi ve kıyı yapılarıyla ilgili analizlerin güncellenmesi büyük önem taşıyor.
Türkiye'de tsunami riski düşük gibi görünse de, özellikle kıyı şehirlerinde alınacak önlemlerle can ve mal kayıplarının önüne geçilebilir. Unutulmamalıdır ki, afetlere karşı hazırlıklı olmak en güçlü savunmadır.
Kaynak:Haber Merkezi (konyaimza.com)

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.