Bey’in şehri Beyşehir: Adının sırrı ve efsanevi hikâyesi
Tarihin ve doğanın iç içe geçtiği Beyşehir, yalnızca güzellikleriyle değil; isminin ardındaki efsanevi hikâyesiyle de büyülüyor. Peki, bu kadim şehir neden “Bey’in Şehri” olarak anılıyor?
Konya’nın gölleriyle meşhur incisi Beyşehir, doğal güzelliklerinin yanı sıra isminin kökenine dair taşıdığı sırlarla da dikkat çekiyor. İlçe, sadece Konya’nın değil, İç Anadolu’nun da tarihî derinliğe sahip merkezlerinden biri. Beyşehir adının nereden geldiği sorusu ise tarihî belgeler kadar halk arasında anlatılagelen efsanelerle de şekillenmiş durumda.

Tarihî kaynaklara göre, Anadolu Selçuklu döneminde bir beylik merkezi olan bu bölge, zamanla halk arasında "Bey’in Şehri" olarak anılmaya başlandı. Yönetici konumundaki beyin burayı üs olarak seçmesi, halk arasında bu unvanın şehre mal edilmesine neden oldu. “Beyin Şehri” zamanla ağızdan ağıza dolaşarak “Beyşehir” ismini aldı.
Ancak bu anlatının yanı sıra, yöre halkı arasında dolaşan efsanevi bir hikâye daha var...
Efsaneye göre: Uzak diyarlardan gelen bir bey, göl kenarındaki bu verimli ve huzurlu topraklara âşık olur. Rüyasında bir derviş, ona bu topraklara yerleşirse hem huzura hem de kudrete kavuşacağını söyler. Bey, rüyayı bir işaret sayar ve şehri kurar. Zamanla burası “Bey’in Şehri” olarak anılmaya başlanır. Efsane, bu topraklara gelen herkesin bir gün yeniden geri döneceğine de inanır...

Bugün Beyşehir; gölü, tarihi taş köprüsü, Eşrefoğlu Camii gibi yapıları ve derin kültürel birikimiyle adının hakkını verircesine, hâlâ bir beyin şehri gibi ayakta duruyor.
Kaynak:Haber Merkezi (konyaimza.com)

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.