Konya'nın en dikkat çeken tarihi yapılarından biri olan Alâeddin Camii, Selçuklu mimarisinin görkemli izlerini taşıyor. Şehrin merkezindeki Alâeddin Tepesi üzerinde yükselen cami, sadece bir ibadethane değil; aynı zamanda yüzyıllardır süregelen bir tarih tanığı konumunda.

Caminin inşasına, Selçuklu Sultanı I. Rükneddin Mesud döneminde (1116-1156) başlanmış, yapı I. Alâeddin Keykubad döneminde (1221) tamamlanmıştır. Mimari yapısıyla Selçuklu döneminin estetik anlayışını yansıtan cami, sade ve etkileyici detaylarıyla dikkat çekiyor.

Alâeddin Camii'nin en çarpıcı yönlerinden biri de, avlusunda barındırdığı Selçuklu sultanlarının türbeleri. I. Mesud, Kılıç Arslan, II. Süleyman, I. Keyhüsrev, I. Keykubad, II. Keyhüsrev, IV. Kılıç Arslan ve III. Keyhüsrev gibi önemli hükümdarların mezarları burada yer alıyor. Bu özelliğiyle cami, Selçuklu hanedanlığının manevi mirasını da içinde barındırıyor.

Hem yerli hem de yabancı turistlerin yoğun ilgisini çeken cami, mimari merakı olanlar, tarih tutkunları ve kültür gezginleri için adeta açık hava müzesi niteliğinde. Restorasyon çalışmalarıyla korunan yapı, Konya'nın kültürel kimliğini yansıtan önemli simgelerden biri olarak varlığını sürdürüyor.

Alâeddin Camii, sadece geçmişin değil, bugünün de manevi ve kültürel değerlerini yaşatmaya devam ediyor.