Konya mutfağının en özel ve geleneksel yemeklerinden biri olan Furun Kebabı, yüzyıllardır aynı yöntemlerle pişirilen, sadeliğiyle etin lezzetini öne çıkaran bir fırın yemeğidir. Anadolu’nun kadim pişirme tekniklerinden biri olan taş fırın kültürünü yaşatan bu yemek, özellikle bayramlarda ve özel günlerde Konya sofralarının baş köşesinde yer alır.

Furun kebabı, adını “fırın” kelimesinden alır. Temel malzemeleri; bütün kuzu göğüs eti, önkol (kol) ya da boyun bölgesidir. Etler doğrudan büyük bir bakır tencereye yerleştirilir. Üzerine yalnızca kaya tuzu serpilir. Hiçbir baharat ya da yağ eklenmez, bu sayede etin doğal aroması bozulmaz.

Tencere, meşe odunu ile iyice ısıtılmış geleneksel taş fırına yerleştirilir. Etin yavaş yavaş, kendi suyuyla pişmesi sağlanır. Bu işlem yaklaşık 5 saat sürer. Etler pişerken belirli aralıklarla alt üst edilir. Böylece hem tüm yüzeyler eşit pişer hem de etin dışı kızarıp içi lokum gibi olur. Ancak bu işlem sırasında sivri bir malzeme kullanılmaz; çünkü etin suyunu kaybetmemesi esastır.

Bu yöntem, etin liflerinin bozulmadan pişmesini sağlar. Sonuçta dışı hafif kızarmış, içi yumuşacık, suyu içinde kalan eşsiz bir et yemeği ortaya çıkar.

Yörede özellikle bayram sabahlarında, fırınlardan sabah erken saatlerde çıkan Furun Kebabı, bazen sac arası veya tandır böreği gibi hamur işlerinin yanında servis edilir. Sade malzemeyle yapılan bu yemek, Konya’nın etli yemek geleneğini en doğal haliyle temsil eder.

Yöre halkı tarafından kuşaktan kuşağa aktarılan Furun Kebabı, hem lezzeti hem de geleneksel pişirme tekniğiyle Konya gastronomisinin vazgeçilmezlerinden biri olmaya devam ediyor.