Konya’da tarih, her köşe başında kendini hissettirir. Bu kadim şehrin kültürel miraslarından biri olan Mahkeme Hamamı, 15. yüzyıldan bu yana ayakta kalmayı başarmış önemli yapılardan biri olarak göze çarpıyor.

Karamanoğlu İmzası

Hamam, Karamanoğlu II. İbrahim Bey döneminde, 15. yüzyılda inşa edilmiştir. Bu dönem, Anadolu’da sanat ve mimarinin öne çıktığı bir zaman dilimidir. Mahkeme Hamamı da bu zarif mimari anlayışın bir yansıması olarak inşa edilmiştir. 1754 yılında onarılan yapı, dönemler içinde çeşitli değişikliklere uğramıştır.

Konum ve Mimari Detaylar

Konya’nın kalbinde, Şerafeddin Camii ile Şems-i Tebrizi Camii arasında yer alan Mahkeme Hamamı, çift hamam planıyla dikkat çeker. İnşasında kesme taş ve moloz taş kullanılmıştır. Zamanla orijinal kubbeleri yıkılmış, ancak yapı terk edilmemiş; yerlerine ahşap kubbeler yapılarak işlevi korunmuştur.

Fark Yaratan Havuzlar

Hamamın en dikkat çeken detayları arasında bölümlerindeki özel havuzlar yer alır:

Kadınlar kısmında, yaprak formunda fıskiyeli zarif bir havuz bulunur.

Erkekler kısmında ise, 3 metre çapındaki beyaz-mor renkli dairesel havuz öne çıkar.

Bu unsurlar, hamamın sadece işlevsel değil aynı zamanda estetik olarak da özenle tasarlandığını gösteriyor.

Plan ve İç Mekân

Hamamda haç planlı ve üç eyvandan oluşan kubbeli sıcaklık bölümü, geleneksel Türk hamam mimarisini yansıtır. Kare planlı soyunmalık ve sıcaklık bölümü ise birbirine geçişli biçimde inşa edilmiştir. Bu özellikleriyle Mahkeme Hamamı, hem mimari hem de tarihsel açıdan Anadolu’nun önemli yapılarından biridir.

Mahkeme Hamamı, Konya’da tarihî bir yürüyüşe çıkanların mutlaka görmesi gereken duraklardan biridir. Geçmişin sade zarafetini taşıyan bu yapı, yüzyıllara meydan okuyan duruşuyla zamana tanıklık etmeye devam ediyor. Yolunuz düşerse, bu sessiz tarih köşesini mutlaka keşfedin.