Torosların Saklı Zirvesi: Anamas Dağları ve Doğal Güzellikleriyle Büyülüyor
Beyşehir Gölü’nün batısında yükselen Anamas Dağları, jeolojik yapısı, zengin doğal dokusu ve eşsiz manzaralarıyla hem doğaseverleri hem de araştırmacıları cezbediyor.
Konya ile Isparta arasında, Beyşehir Gölü’nün batısında heybetle yükselen Anamas Dağları, hem jeolojik yapısı hem de doğal zenginlikleriyle dikkat çekiyor. Türkiye'nin önemli dağ silsilelerinden biri olan Anamaslar, Beyşehir ve Eğirdir çöküntü alanlarını birbirinden ayıran doğal bir sınır oluşturuyor.
Jeolojik Zenginlik: Birinci Zaman’dan Günümüze
Dağın temelini Birinci Zaman (Paleozoik) oluşukları oluştururken, Mezozoik döneme ait kalker tabakaları geniş bir alan kaplıyor. Bu dağlık alan, özellikle jeolojiyle ilgilenenler için adeta açık hava laboratuvarı niteliğinde.

Yüksek Zirveler ve Doğal Görkem
Kuzeybatı-güneydoğu yönünde uzanan Anamas silsilesi, birçok önemli zirveyi barındırıyor. Bu yükseltiler arasında;
İkiztepe (2.151 m)
Güllüce Dağı (2.388 m)
Mehmetkırı Tepesi (2.112 m) ön plana çıkıyor. Ancak bölgenin en yüksek noktası Dedegöl Dağı olup, 2.992 metre yüksekliği ile Anamas Dağları’nın zirvesini oluşturuyor.
Fay Hatları ve Karstik Yapılar
Dağın özellikle Beyşehir Gölü’ne bakan yamaçları, aktif fay hatlarıyla parçalanmış durumda. Bu faylar arasında en önemlisi Anamas Dağı Fayı olarak biliniyor. Bu tektonik hareketlilik, dağın jeomorfolojik çeşitliliğini artırıyor.
Karstik ve Buzul Şekilleri
Anamas Dağları, sadece jeolojik değil, karstik ve buzul şekilleri açısından da oldukça zengin. Özellikle kireçtaşlarının çözülmesiyle oluşan karstik yapılar dikkat çekiyor. Bu yapılardan en önemlisi, Türkiye’nin en uzun mağaralarından biri olan Pınargözü Mağarasıdır. Yeraltı su kaynaklarının birleştiği bu mağara, doğa tutkunlarının ilgisini çekiyor.

Doğaseverler ve Araştırmacılar İçin Cazibe Merkezi
Anamas Dağları, zengin bitki örtüsü, yer altı su kaynakları, endemik türleri ve manzarasıyla ekoturizm, dağcılık, jeoturizm ve mağaracılık gibi alanlarda büyük potansiyele sahip. Özellikle doğa yürüyüşleri ve kamp faaliyetleri için ideal olan bölge, her geçen gün daha fazla ziyaretçiyi ağırlıyor.
Anamas Dağları, sadece fiziksel bir yükselti değil; doğanın, jeolojinin ve tarihin bir arada yaşandığı eşsiz bir coğrafi miras. Bu benzersiz dağlık bölge, Türkiye’nin keşfedilmemiş doğal hazineleri arasında yer alıyor.
Kaynak:Konya İmza Haber

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.