Gönül Gözü Derneği Genel Başkanvekili Hatice Hale Yücenurşen, Ilgın Temsilcisi Sevil Köse,Akşehir Temsilcisi Kürşad Tuncalı,Akşehir Belediye Başkan Yardımcısı İbrahim Öncel, İlçe Milli Eğitim Müdürü Barbaros Topaloğlu ve şube müdürleri, Akşehir Lisesi Müdürü Mehdi Aslanboğa, Akşehir Müftüsü Ahmet Müjdeci, stk ve siyasi parti temsilcileri ile lise öğrencileri katıldı.
Engelsiz Yaşam Koordinatörü Cennet Beyza Ardahan'ın sunumu ile gerçekleşen etkinlikte konuşan Gönül Gözü Derneği Genel Başkanı Devriş Ahmet Şahin; "Milli Hassasiyet ve Toplumsal Bilinç çerçevesinde 12 yıldır Dernek bünyesinde engelli sorunları, engellilerin topluma entegre olması konusunda kültürel etkinlikler ve ihtiyaç sahibi engelli bireylere tekerlekli sandalye ve çeşitli ortez /protez yardımı yapmaya çalışıyoruz." dedi.
Empati kurarak engelli insanların dertlerinin görülmesi gerektiğini dile getiren Şahin, "Türkiye'de yüksek oranda, engelli nüfusu var. Bu sorunlarının giderilmesinde tek başına yasal düzenlemeler yetersiz kalıyor. Toplumumuza da engelli bireylerin yaşama entegre olması için büyük görevler düşüyor. Onun için bu bilincinde okul çağlarında oluşması gerekir" dedi. Geçtiğimiz aylarda Konya'da yaşayan 6 engelsiz bireyin başarı hikayesini anlatan Gönül Gözüyle Engelsiz Portrelerden bahsederek sunumunu sonlandırdı.
Diğer konuşmacı Engelsiz Şair/Yazar Hasan Ukdem ise konuşmasına bir şiirle başlayarak "Engelimden çok eserlerimin konuşulmasını istiyorum." dedi. “Engelleri aşmak, engeller içerisinde belki böylesine bir şeyi başarmak kolay değil. Bunu başaran pek çok arkadaşlarımız var. Onlara da zorlu hayatlarında başarılar diliyorum. Yalnız şu var: Mühim olan insanlığa güzel şeyler söyleyebilmek,insanlığı sevgiye çağırabilmek, insanlığı barışa çağırabilmek. Onun için gençlerimizin önce kalplerini imar etmelerini sonra dünyayı imar etmeye çıkmalarını isterim. Çünkü sadece bilgiyle beslenen bir beyin kendi başına bir şey yapamaz. Sevgiyle beslenen bir kalbin de onun yardımcısı olması lazım.”
Şair ve Yazar Ukdem, "Gençlere teknolojinin esareti altında kalmaktansa şiir okumayı tavsiye ediyorum. Mehmet Akif’i, Necip Fazıl’ı, Ümit Yaşar’ı, Faruk Nafiz Çamlıbel’i, Attila İlhan’ı mutlaka gençlerin tanımalarını ister. Yani şiirler başka bir âlem, başka bir dünya. İnsana, insanlığını hatırlatan; güzelliği, estetiği anlatan muhteşem mısralar, bunlardan uzak durmasınlar. Teknolojinin esareti altında kalmasınlar. Gençlerin maneviyatımıza, geçmişimize saygılı olmasını, milli ve manevi değerlerimize sahip çıkmasını çok isterim. Çünkü bizi biz yapan değerlerdir." diyerek konuşmasını bir şiirle sonlandırdı.
Engelsiz Fotoğraf Sanatçısı İsmail Değirmenci ise öğrencilere yönelik hitabında şu cümlelere yer verdi. "Engelli olmak kimsenin kendi tercihi değildir. Ama engellerini hayat mücadelesinin önüne koyanların birçok şeyi başarabilmesi ve en önemlisi kendi hayatlarını kolaylaştırabilmesi oldukça güçtür. Burada önemli olan, kişinin kendi engelini yok saymadan, onunla barışık bir şekilde yaşaması ve engelini hayatının merkezinden tutabildiği kadar uzak tutmasıdır. Fotoğraf sanatı ile 1989’da tanıştım 2005 yılından bu yana da fotoğrafla yakından ilgileniyorum. 2009 yılında yakalandığım MS hastalığını, fotoğrafa olan tutkum sayesinde unutmaya çalışıyorum daha çok doğa ve insan fotoğrafları çekiyorum. İyi bir fotoğraf sanatçısı olmak için tavsiye niteliğinde şunları söylemek isterim. Fotoğrafı makine çekmez. İyi bir fotoğrafı beyin çeker, makine kayıt eder." dedi.
Program günün anısına çekilen hatıra fotoğrafları sonrasında kitapların imzası ile sona erdi.