Osmanlı’nın son dönemlerinde Sultan II. Abdülhamit’in vizyonuyla başlatılan Konya Ovası Sulaması Projesi, Türkiye’de modern sulama sistemlerinin başlangıcı kabul ediliyor. 1903 yılında temelleri atılan bu proje, yalnızca tarımsal üretimi artırmakla kalmadı, aynı zamanda Anadolu’da mühendislik tarihine damga vuran eserler ortaya çıkardı.
Bu eserlerin başında ise Çumra regülatörleri geliyor. Suyun akışını kontrol etmek ve sulama kanallarına dengeli dağıtım sağlamak amacıyla inşa edilen regülatörler, dönemin mühendislik anlayışını ve su yönetimi konusundaki ileri vizyonunu ortaya koyuyor.
Apa Alemdar Kanalı üzerinde Kısık Yayla, Postalcık ve Alemdar regülatörleri sıralanırken, halk arasında “Taşbent” veya “Şarıldak” olarak bilinen bu yapılar, Konya Ovası’nın can damarları oldu. Sadece sulama için değil; çevresindeki sosyal hayat için de önemli bir merkez haline gelen regülatörler, yıllar boyunca hem tarıma hem de toplumsal yaşama hayat verdi.
Uzmanlara göre Çumra’daki bu regülatörler, Anadolu’da suyun yönetimi konusunda Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan bir köprü niteliği taşıyor. Mühendislik estetiği, işlevselliği ve kültürel yansımalarıyla öne çıkan bu yapılar, bugün hâlâ geçmişin izlerini koruyor.
Konya Ovası Sulaması Projesi ve Çumra regülatörleri, yalnızca çiftçiye bereket sağlayan bir sistem değil, aynı zamanda Sultan II. Abdülhamit’in modernleşme politikalarının somut bir mirası olarak da önem taşıyor.