Nezaket ziyareti kapsamında sohbet ortamında geçen görüşmede Vekil Bektaş, yerel ve ulusal gündeme ilişkin değerlendirmelerde de bulundu.
"KONYA’NIN SU SORUNU HER ZAMAN GÜNDEMİMİZDE "
CHP Konya İl Başkanı olarak 6 yıl, CHP Konya Milletvekili olarak ise 1 yıldır Milletvekili görevi yürüttüğünü söyleyen Barış Bektaş, “Meclis çalışmalarımızda bizde doğrudan Konyalı hemşehrilerimizle, yurttaşlarımızla, meslek gruplarıyla Mecliste yoğun görüşmeler sağladık. Çok sayıda ziyaretçimiz oldu ve doğrudan anlatma ve dosyalarını iletme fırsatı bulduk. Bizde her zaman mecliste dile getirdik. Meclis gündemindeki konular ve gündemimizde olan tüm konularda açıklamalar yaptık. Konya’da hangi ürünün fiyatı açıklandı ise hemen o gün veya ertesi gün o ürünle alakalı mecliste konuşma yaptık. Gündeme getirdik” dedi.
KONYA’YI VAR EDEN TARIMDIR
Konya’ya ulusal anlamda da çok sayıda meslekle ilgili görüşler söylediklerini ifade eden Bektaş, “TBMM Anayasa Komisyonu Üyesiyim, aynı zamanda hukukçuyum elbette bu konularla da değindik fakat KOP İdaresi ile ilgili bütçede partim adına ben konuştum. Bu konuyu da bilimsel veriler ışığında konuştuk. DSİ Bölge Müdürlüğünden brifing aldım. KOP idaresinden bilgiler aldım. .Bu bilgiler ışığında gidip konuşuyoruz. Devletin yaptığı çalışmalar üzerinden elimizden geldiğince rasyonel, topluma faydalı işler yapmaya gayret ediyoruz. Ben yıllarca Avukatlık yaptım. Sizin de mesleğiniz gazetecilik. Emin olun Konya özeline sizin de bizimde rızkımız tarım kaynaklı diyebilirim. Konya’daki zenginlik, finans hep tarıma bağlı, sanayinin de başlangıçta tarıma dayalı sanayi üretimi olduğunu düşündüğümüzde aslında Konya’yı var eden tarım diyoruz.”
KANAL KONYA İSİTİYORUZ
Konya’nın su sorununu hiçbir zaman dilimizden düşürmüyoruz diyen Bektaş, “Bu noktada çok ilgi çekmese de altı yıllık il başkanlığım ve bir yıllık Milletvekilliğim süresince hep suyu konuşuyoruz. Suyu dile getiriyoruz. Israrla millet bundan bıkana, yorulana ya da ciddiyetini anlayıncaya kadar konuşacağız. Konya çölleşmesin diyoruz. Bu konuda bir farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz. Kanal İstanbul değil, Kanal Konya istiyoruz gibi sloganlarımız tuttu. Başka siyasiler de bu sloganlarımızı kullandı. Ama yine de Genel idarenin, Sarayın böyle bir perspektifi yok. Devlet planlama teşkilatı gibi tarımı, suyu hayvancılığı planlayan kurumlarımız kalmadığı için su sorununu da kendi haline bırakıyorsun.” diye söyledi.
BU İŞİ ÇÖZMEMİZ MEMLEKET MESELESİ
İktidarın dikkatin çekmek için elimizden geleni yapıyoruz diyerek sözlerini sürdüren Bektaş, “Konya’nın kendisine en yakın tarım yapan Antalya’yı tarım üretiminde geçeli çok oldu. Hatta Konya, Antalya’dan bir buçuk katı gelir elde edecek üretim yapıyor. Böyle bir tarım ve hayvancılık merkezinden bahsediyoruz. Yani bu bir kamu görevi. Şu an gelecek kuşaklarımızdan çaldığımız yer altı sularını kullanıyoruz. Bu işi çözmemiz bir memleket meselesi. Bunu gündelik siyasetle izah edilir bir tarafı yok. Keşke bu sorunu iktidar çözse de tüm puanları alsa ama Konya Ovası için bu sorunla ilgilenmediğini görüyoruz.” dedi.
Tarım yatırımlarına da değinen Bektaş, “10 yıl da 1 buçuk milyar dolara yakın para çeşitli projelere harcanmış. İşte Ahi kanalı, 127 kilometre gözümüzün önünde yanıyor. Çoğu yeri patlamış durumda zaten. Oradan Hotamış depolamasına su verilecekti. Projenin gerçekleşmediğini görüyoruz. Gerçekleşse bile büyük bir aldatmaca var. Ben bunu her zaman söylüyorum Fırsat buldukça mecliste de dile getiriyorum. Burada 418 milyon metreküp su var. Ve buradan henüz bir 75 milyon metreküp su akıtılabildiğini görüyoruz. Onu da sonradan Konya Büyükşehir ve Karaman 100 Milyon metreküp biri 50 milyon metreküp birisi olarak içme suyu noktasında sürece dahil oldu. Yani içme suyunun bile karşılamayan bir noktada Mavi Tünel dediğimiz. Tarımsal sulamada Konya da sulanabilir alan 15 Milyar metreküp. Hazır ekilen devam ettiğimiz su miktarı 6 buçuk milyar metreküp yani bunun dört buçuk milyar metreküpü doğal yüzey suları ile birikiyor. Ama geri kalanını yer altından çekiyoruz.” İfadelerini kullandı.
ASKARİ ÜCRETLİ VE EMEKLİ ZOR DURUMDA
Asgari ücretli ve emeklinin zor durumda olduğunu ifade eden Barış Bektaş, tasarrufun emekliye ve dar gelirliye yaptırıldığını söyledi. Tasarruf tedbiri büyük projelerde, büyük ihalelerde olur. Çalışanların maaşından kısarak tasarruf yapılmaz. İşçiye, memura verdiğin para boşa gitmez. Bakkala gider, markete gider, gitse gitse tatile gider yine para memlekette kalır. Ekonomi çarkının içerisinde çalışır.” diye konuştu.
Bektaş sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi. Bektaş, “Tasarruf tedbirleri hazine Bakanı tarafından açıklanıyor. Kafayı memur servislerine takmışlar. Türkiye’de 125 bin makam aracı var. Bu araçlarda hem lüks hem de çok masraflı. Hükümet olarak bu 125 bin aracı söyleyemiyorsun, tasarrufu dar gelirli memurun servisiyle, lojmanıyla yaparsan memlekette farklı bir bakışa, sosyal demokrat bir iktidara ihtiyaç var demektir.” dedi.
Milletvekilliği süresince düzgün bir süreç götürmeye çalıştıklarını dile getiren Bektaş, “Kişiselleştirmeden, birileri ile polemiğe girmeden çalışmalarımızı yürütüyoruz. Geçen gün Ovakavağı Mahallemizdeydik. Su sorununu dile getirdik. Biliyorsunuz Ovakavağı iktidara oy veren bir mahalle. Burada yatsı namazından sonra 100 –150 kişi ile mini bir miting yaptık. Ciddi alkışlandık. Kimseye hakaret etmeden gerçekleri anlatmaya çalışıyoruz.” diye konuştu.