Zamanın Durduğu Sokaklar: Konya’nın Taş Belleği
Konya’nın tarihi sokaklarında bir sabah… Rüzgâr, yıllanmış duvarlara yaslanıyor; sıvası dökülmüş evlerin penceresinden hâlâ bir çocuk sesi duyuluyormuş gibi… Ve o an: siyah beyaz bir karede pedallarını çeviren yaşlı bir adam. Altında eski bir "velesbit" — halk arasında bisikletin adı böyle söylenir hâlâ...
Konya Evleri: Sadece Bir Yapı Değil, Bir Ruhun Yansıması
Aşağı eğimli caddede karşımıza çıkan bu konak tipi yapı, tipik bir Geç Osmanlı – Erken Cumhuriyet Dönemi Konya evi. Saçak altı çıkmaları, taş duvarları, yıpranmış ama vakur duruşlu pencereleriyle geçmişten fısıldıyor.
Bu evlerin dili olsa ne anlatırdı?
Avludaki ipek böceği dutlarını mı?
Ocak başında pişen bulamaçları mı?
Yoksa cumbadan bakarken âşık olunan utangaç komşu kızı mı?..
Velesbitin Sessiz Yolculuğu: Zamanın Ta kendisi
O bisikletin gidonu; Konya’nın çocuklarının ekmek taşırken tuttuğu, düğüne giderken süslediği, yağmurda çamurda düşüp yeniden kalktığı bir direksiyondur aslında. Ve o pedallar... Sadece sokaklarda değil, zamanın içinde dönmüştür.
Şehir Hafızası Kayboluyor mu?
Ne yazık ki, bu görkemli yapılar birer birer zamana yenik düşüyor. Restorasyon bekleyen yüzlerce ev, geçmişi geleceğe bağlayacak köprü olmayı bekliyor. Konya’nın kültürel mirasını yaşatmak için bu evlerin korunması şart.