Yaz aylarında güneşin kendini daha çok göstermesi, tatil planlarının yapılması ve doğanın canlanması çoğu insan için enerji verici bir dönem olsa da, bazı bireylerde tam tersi bir etki yaratabiliyor.
Uzmanlar bu durumu "yaz sendromu" olarak adlandırıyor.
Yaz sendromu, tıpta resmi bir teşhis olmasa da, psikolojik ve fizyolojik bazı belirtilerle kendini gösteren mevsimsel bir durumdur.
Özellikle havaların ısınmasıyla birlikte bazı kişilerde halsizlik, uykusuzluk, iştah kaybı, odaklanma sorunları, iç sıkıntısı ve kaygı bozuklukları gibi semptomlar baş gösterebilir.
Tatil beklentilerinin karşılanamaması ya da sosyalleşme baskısı da bu sendromu tetikleyen faktörler arasında yer alıyor.
Psikologlar, yaz sendromunun temelinde beyin kimyasallarındaki değişim, mevsim geçişlerinde yaşanan biyolojik ritim bozulmaları ve mevsimsel depresyonun yaz versiyonu olarak da tanımlanan duygudurum dalgalanmalarının olabileceğini belirtiyor.
Ayrıca aşırı sıcakların uyku kalitesini düşürmesi, enerji kaybına yol açarak psikolojik rahatsızlıkları tetikleyebiliyor.
Yaz sendromu ile başa çıkmak için uzmanlar şu önerilerde bulunuyor:
- Düzenli uyku saatleri oluşturun.
- Günde en az 30 dakika açık havada yürüyüş yapın.
- Ağır yemeklerden kaçının, sebze ve meyve ağırlıklı beslenin.
- Sosyal baskılardan uzak, kendi ritminize uygun planlar yapın.
- Gerekirse bir uzmandan destek alın.
Bu şikayetler iki haftadan uzun sürüyorsa ve günlük yaşamı olumsuz etkiliyorsa, bir psikolog veya psikiyatristten yardım alınması öneriliyor.