Küreselleşen dünyada ürün ve kuruluşların birbirine benzemeye başlamasıyla birlikte, müşteri için ayırt edici başka unsurlara da ihtiyaç duyuluyor.
Bu nedenle, şirketler markalaşma, inovasyon ve müşteri ilişkileri gibi alanlarda daha fazla yatırım yaparak kendilerini diğerlerinden farklılaştırmak zorunda kalıyor.
Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi İletişim ve Tasarımı Bölümü akademisyenlerinden Doç. Dr. Birol Büyükdoğan, kuruluşlarda yapılması gereken güncellemeler hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.
Hedef kitlelerce “Senin farkın ne?” sorusunun kuruluşlara sıkça sorulmaya başladığını belirten KTO Karatay Üniversitesi İletişim ve Tasarımı Bölümü akademisyenlerinden Doç. Dr. Birol Büyükdoğan; “Günümüzde, tüketici yalnızca ürün ve hizmetlerde değil; kuruluşlarda da değişiklik talep ediyor. Her kuruluş, hedef kitleleriyle kurumsal iletişim faaliyeti yürütüyor ve onlarla kurduğu iletişimi olumlu bir ilişkiye dönüştürmeye gayret gösteriyor. Kurum tarafından kurulacak olan ilişki, hedef kitle üzerinde olumlu imaj oluşmasını sağlarken; aynı zamanda kuruluşun amaçlarını, değerlerini, insan kaynakları politikasını, hedeflerini, finansal performansını, çevre ve toplum için ne yaptığını anlatma fırsatı da veriyor. Bu ilişki aynı zamanda şirketlerin, diğer şirketlerle aralarındaki farkı anlatmasında da etkili oluyor” dedi.
Kurumsal Kimliğin Sunulacağı En Uygun Ortam: Web Siteleri
Web sitelerinin, kurumun dışarıya yansıyan yüzünü ve kurumsal kimliklerini sunabilecekleri en iyi ortam olduğunun altını çizen Doç. Dr. Birol Büyükdoğan; “Kurumsal kimlik şirketlerin kendilerini nasıl gördüğüyle, kurumsal imaj ise hedef kitlenin şirketi nasıl gördüğüyle ilgilidir. En son ulaşılmak istenen kurumsal itibar ise tüm imajların toplamı ya da hedef kitlenin işletmeye duyduğu beğeni ve saygı derecesidir. Web siteleri kurumun dışarıya yansıyan yüzüdür ve işletmelerin itibarlı şirket olma yolunda kurumsal kimliklerini sunabilecekleri en uygun ortamdır. Dijital dönüşümle birlikte şirkete ait birçok unsur web sitelerine taşınıyor, böylelikle 7/24 kurumsal tanıtım imkânı ortaya çıkıyor” şeklinde konuştu.
“Bir Şirketin Yönetim Yapısı, Hedef Kitle Tarafından Merak Edilen En Önemli Unsurdur”
Günümüz web siteleri incelendiğinde kurumsal kimliği oluşturan kurumsal kültür, tasarım, iletişim, davranış ve kurumsal yapıya ait birçok unsurun eksik olabildiğini söyleyen Büyükdoğan; “Şirketler üzerinde yapmış olduğumuz bir çalışmada bu unsurlara ait içeriklerin ancak yarısının genellikle web sitelerine taşınmış olduğunu görüyoruz. Örneğin şirketlerin gelecekte kendilerini konumlandırdıkları yer olan vizyon ya da şirketin var olma gerekçesi olan misyon eksik veya yanlış yazılabiliyor. Bir şirketin yönetim yapısı, hedef kitle tarafından merak edilmesine rağmen web sitelerinde organizasyon şemasına ve kurumsal kimlik kılavuzlarına rastlanmayabiliyor” diyerek kurumsal kültür, tasarım, iletişim, davranış ve kurumsal yapının ne denli önemli olduğunu hatırlattı.
“Logolar, Şirketlerin Yapısını ve Felsefesini Temsil Etmeli”
Bir kısım web sitelerinin de karmaşık, gözü yoran, geç açılan ve renk/grafik uyumu olmayan yapıya sahip olduğunu söyleyen Büyükdoğan; “Zaman zaman şirketlere ait logoların şirketin yapı ve felsefesini temsil etmedikleri de görülebiliyor. Aynı şekilde şirketlerin gerçek sermayesi insan olmasına rağmen web sitelerinde makine, bina veya araç parkları sergilenirken, çalışanlara dair ne yapıldığı ise yeterli düzeyde sunulmayabiliyor. Bu noktada bizler KTO Karatay Üniversitesi İletişim ve Tasarımı Bölümü olarak, şirketlere web sitelerinin ve sosyal medya hesaplarının istenilen seviyeye gelmesi için destek olmaya çalışıyoruz” ifadelerine yer verdi.