Hacıemmilerimizden biri Hacca gitmiş... Emek-zahmet hac farizasını yerine getiriyor...Hac ibadeti boyunca Hacıemmim ‘pambuk’ gibi olmuş...Karınca görse alıp cebine koyuyor... Merhamet ve anlayışta inanılmaz gelişmeler kaydetmiş... *** İş şeytan taşlamaya gelmiş... Mahşeri bir kalabalık var alanda... Herkes şeytana taş atıyor... Hacıemmi içinden; “Yahu bu kadar adam atıyor, şeytan da yazık tık yok” diye geçirmiş... Şeytana taş atmadan geçip gitmiş... *** Gel zaman-git zaman Hacıemmi’nin hiç beklemediği bir anda ŞEYTAN karşısına çıkıvermiş... “Hac ‘da milyonlarca Müslüman bana taş attı...Ama sen bana merhamet gösterdin atmadın, bu iyiliğinin altında kalmam tut elimden” demiş... Hacıemmi yarım yamalak, “Bismillah, destur şeytan” filan derken ŞEYTAN ısrar etmiş... “Yooo, yooo kabul etmem mutlaka iyilik yapacam” diye Hacıemmi'nin bileğinden yapışmış... Bir anda kendini Hacıemmim ŞEYTAN ile birlikte ıssız bucaksız bir çölde bulmuş... *** ŞEYTAN; “ Şu kumların altını kaz bakayım” demiş... Hacıemmim, şaşkın-şaşkın kumları kazmaya başlamış...Kazdıkça çil-çil altınlar çıkıyormuş...Epey büyük bir öbek yapmış altınlardan... Ama Hacıemmimim keyfi kaçmış birden... ŞEYTAN sormuş; “Beğenmedin mi?” Hacıemmim; “Beğendim, beğenmesine de yanımızda, gap yok gaçak yok. Nasıl götüreceğim bu kadar altını, Şeytanlık yapmasan baştan deseydin de elimize bi şey alıp gelseydik” demiş... ŞEYTAN; “Kolayı var, gidip bunları içine dolduracak bi şey alıp gelelim ama sen bu altınları kimsenin bulmaması için üstünü kumla ört, yerini de belli etmek için üstüne büyük abdestini boz” demiş... Hacıemmimim Şeytan’a uymuş denileni harfiyen yapmış... *** Sonrasında Hacı Teyze'nin çığlığı ortalığı kaplayıvermiş … “Herifff, gözün kör olmasın emii, sabah namazını kaçırdın oda yetmezmiş gibi, yatağa s...mışsın.. Galk, galk tühh Allah canını almasın” Hacıemmimim, Şeytan’ı çölde kendine sırıtırken, bırakarak uykudan uyanıvermiş... *** Şimdi bu yazıyı bi yerlere bağlayalım mı ?...Yok bağlamayalım bence, salalım hikaye Musul’dan, Kerkük’ten öte gitsin… Bir bakıyorsun, çöllerde bedevilerle dolaşıyoruz. Bir bakıyorsun, Siyonistlerle kol-kola geziyoruz… Bir gün Kabe’de Müslümanlarla, diğer gün şeytanın sofrasında arz-ı endam ediyoruz… Sorana da “konjektürel realite” diye hava atıyoruz… *** Dünün düşmanları ile dost oluyor, bugünün dostlarını düşman ilan ediveriyoruz… Yandaş, candaş, yoldaş medya bu uğurda kendini feda ediyor... Birileri büyük bir rüya görüyor... Ve gerçek olduğuna hepimizi ikna edip, birlikte abdest bozmamız gerektiğine inandırıyorlar… Bağırıyoruz ama Hacı Teyze kadar nefesimiz etkili değil zahir... *** Allah sonumuzu hayreylesin…