Toplumun yararına ışık saçan öğretmenlerdir. Yeryüzündeki bütün insanlar öğretmenlerin elinden geçmiştir. Öğretmen etrafını aydınlatarak tükenmeyen sonsuz ışıktır.
Mesleği bilgi öğretmek olan kişidir öğretmen. Toplumun hedefleri doğrultusunda kişileri eğiten kişidir. Öğretmenler yeni nesillerin yetiştirilmesini sağlayanlardır.
Dünyada öğretmenler günü 5 Ekim de kutlanır. Dünya öğretmenler gününden ayrıca biz de bir de 24 Kasım'da kutlanır. 1981 yılında Atatürk'ün doğumunun 100. yılı da kutlanmaya başlandı. 1 Kasım 1928'de yeni alfabe kabul edildi. Mustafa Kemal Atatürk'e 24 Kasım'da başöğretmenlik unvanı verildi. 100. doğum yılı ile başlayan, başöğretmenlik ünvanının verildiği günü birleştirilerek her yıl 24 Kasım'da öğretmenler günü bütün yurtta kutlanır.
Elbette öğretmenler günü bir güne sığdırılamaz. Ağırlıklı olarak eğitim sorunlarının dillendirilmesi öğretmenin içinde bulunduğu durumu toplumun önüne açmak çok önemli olsa gerekir. Onun için en verimli şekilde öğretmenler günü'nün anılarak kutlanması gerekir.
Cumhuriyet ile birlikte yurdumuzun en ücra yerlerinde okullar açıldı. Toplumun okur yazar oranı çok düşüktü. Onun için askerde onbaşı, çavuş olanlar okuma yazma bilenler kısa süreli eğitimden geçirilerek köy okullarına eğitmen olarak atandı. Yurdumuzun birçok kasabası dahil okul yoktu, yurt genelinde okuma yazma oranı çok düşüktü.
Yeni harflerle Mustafa Kemal karatahtada okuma yazma öğrettiği için başöğretmen ünvanını aldı. Eğitim ve öğretime, günlük yaşantımızda kullanabileceğimiz bilgilerle başlanmıştır. Toplumun bütün kesimlerinin yeni harflerden okuyup yazmayı öğrenmesi için yurt genelinde seferberlik ilan edilmiştir.
Eğitim öğretimde istenilen verimi alabilmek için öğretmenlerin çok iyi yetiştirilmesi gerekir. Özgür ortamda bilimsel eğitim almalıdır öğretmenler.
Öğretmen öğrendiğini aktaran toplumun istediği nesillerin yetiştirmekte görevlidir. Özgür ve bilimsel ortamda Dünya ile rekabet içinde olacak gençler yetiştirmeye çalışılmalıdır. Öğretmen aydın olarak yetişmezse aydın bir nesil yetiştiremez.
12 Eylül öncesindeki ayrıştırmaları birleştirmek için Mustafa Kemal'in başöğretmen olduğu günün de önemi ile 24 Kasım öğretmenler günü oldu. Ayrıştırılmayı da önlemek için yurdun her yerinde öğretmenevleri açıldı. Bölünen, parçalanan öğretmenleri bir çatı altında toplamayı ve kaynaştırmayı düşündüler.
Ne derece başarılı olduğunu irdelemeyeceğim. Her kurumun bir evi olduğu gibi polisevi, orduevi gibi öğretmenlerinde öğretmenevi önemliydi. Olumlu düşünenler olumlu bakar.
Eğitim toplum için önemli yatırımdır. Eğitimde kısa zamanda sonuç beklenmemeli. 10 yıl sonra 50 yıl sonra 100 yıl sonra nasıl bir nesil olacak? Bilim ve teknolojideki durum ne olacak? Dünyanın gerisinde mi kalacağız? Yoksa beraber veya önünde mi olacağız.? İşte bunu yeni nesillere vereceğimiz eğitim belirleyecektir.
Bilime katkımız ne olacak? Teknolojiye katkımız ne olacak? Üretim satan mı olacağız, alıp kullanan mı olacağız? Eğitim, geleceğe yapılan yatırımdır. Yıllarını boş geçirenler ileride nasıl toparlanacak. Yıllarını verimli kullanarak bilimsel eğitim ve teknolojiye çalışanlar refah içinde yaşayacaklar.
Ceza ve ödüle boğulmadan sevgiye dayalı eğitim ve öğretim yapılmalıdır. Genellikle insanlar yaşadıklarını yaşatırlar. Dün dünde kaldı diyerek sevgi saygı barış ve özgürlük tohumları ekelim geleceğe. Dünün, bugünün ve geleceği iyi ve güzel olmasını kim istemez? İstemek bizi hedefe götürmüyor bilimsel çalışarak üreterek geleceği kurmayı öğrenelim. Topluma ışık olan öğretmenlere sağlıklı ve huzurlu çalışma ve yaşamalarını canı gönülden dilerim.
Vatan ve millet aşkıyla her türlü zorlukları aşarak görevini yerine getirmiş ve ebediyete intikal etmiş tüm öğretmenlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz…