Yurdumuz, yedi düvelere karşı galip gelerek kurulmuştur. Yabancılar gidince mi batacak bu ülke? Bunu söyleyenler tarih bilmiyor, geçmişini bilmiyor, Türk'ü tanımıyor, Atatürk'ü öğrenmemiştir.
Hatay'ın vatan topraklarına katıldığı gibi, Musul ve Kerkük de sınırlarımıza katılacaktı. Mustafa Kemal'in içinde sönmeyen bir özlem vardı. Doğduğu Selanik'te topraklarımıza katmayı çok istedi. Hainlikler ve isyanlar yapacaklarını engelledi, ömrü yetmedi.
Camiye gerekli olan mescide haramdır. Bizim insanımızın, hepsini huzur ve mutluluk içinde yaşatabiliyor muyuz? Dinimize göre çocuklarının ailesinin ihtiyacını karşıladıktan sonra mübah olanlara kendi keyif için baba harcama yapabilir. Durum böyle olunca önceliği kendi insanımıza vermemiz gerekiyor.
Onun için diyorum ki... Vatan kavramını bilen Mustafa Kemal anılınca düşünmesi hatta ağlaması gerekir minnet için. En yakınındakileri bile, bağımsız bir devlet kurma inancı ve umudu yoktu. Çünkü elde, avuçta bir şey yoktu. 1579 yılından beri yeniliyordu ordumuz. Yok olma noktasına gelmişti ülkemiz.
1.Dünya Savaşı'nın sonunda koşulları çok ağır Sevr anlaşması imzalandı. Ordu dağıtıldı, silahlarına el konuldu. Ekonomik durum çok bozuktu. Ne vardı? İnanç ve umut vardı. Haklı olanın kazanacağına inanmışlık vardı.
Özgürlüğün olmadığı yerde cuma namazı kılınmaz. Başta İstanbul işgal edilmiş meclis dağıtılmıştır. Yurtseverler yolunu bulup Anadolu'ya geçmeye çalışıyorlar, Mustafa Kemal'in başlattığı kurtuluşa destek olmak için.
İslamiyet kuru kuruya biat inancı değildir. Akıl ve bilim dinidir. Bilim Çin'de de olsa alınmasını emrediyor hazreti Muhammed. Kızı Aişe, peygamberin kızıyım diye güvenme demiştir. Herkese şefaatçi olacaktır peygamberimiz. Bu bütün insanlar için eşit şekilde geçerlidir.
Orada hamile yakınımdır yoktur. Hak etmeyene fazladan ikram yoktur. Dünya düzeni orada pazarlamayı düşleyerek halkı soyarak kandırarak, arsa pazarlamaya kalkanlar senin cehaletini kullanarak, keyfine keyif çatarak yaşarlar. Aklını başına al, dinini öğren, gerçekleri gör artık.
Ne şeyh, ne de şıhtan kimseye fayda yoktur. Bunlara inananların büyük günah işlediğini bilmesi gerekir. İlim ve bilim birbirine karıştırmayalım. Bilim adamına, alime saygımız sonsuzdur. Onlar ilmini menfaat için kullanan alimler değildir. Çıkarcı, şarlatan olur ilmini çıkar için kullananlar. Alim ve bilim adamı yaşamı kolaylaştıranlardır. Sana Hakkı öğretenlerdir. Senin sırtından boza pişirenler olamazlar. Öylelerinin yalancı münafık olduğunu öğreniver.
Kurtuluşa ve tam bağımsızlığa Mustafa Kemal inanmıştı. Bu inancını adım adım uygulayarak başarmıştır. O gün cephaneye koşanlara kimlik sorulmadı. Çok sınırlı olanaklarla kahramanlık destanları yaratıldı. Onun için mazlum uluslara örnek oldu. Hindistan'ın bağımsızlık lideri Gandi, Mustafa Kemal İngilizleri yenmeden, biz onları ilah görürdük diyor. Sömürücüler önce algı ile seni kafadan işgal eder. Biat etmeyi öğretir, düşünme kapılarını kapatır. En iyisini bilen doğruyu yapan inancı oluşturur. Senin körü körüne inanmanı sağlar.
Onun için sınırlarımız içinde yaşayan herkes eşit yurttaştır. Vatanın bütünlüğünü, bayrağını, vatanını, milletini savunan herkes yurttaştır. Bunun dışında birliğimize dil uzatanlar kalleştir. Hiçbir ülke dıştan saldırı istilası ile yıkılmaz. Etrafımıza, tarihimize bakalım hep içten yıkılmıştır. Milletin birliği ülküleri ile sağlamlaşır.
Ömrü ve iç isyanlar Mustafa Kemal'in Anadolu için düşündüğü ideallerin gerçekleştirmesini engellemiştir. Varlığını, sömürmeye borçlu olan emperyalizme kanma, inanma. Birliğini koru, yurttaşlık bilincini geliştir yeter. En güçlü sensin, üreterek ve çalışarak her güçlüğü yenersin.
Taşınan kimliğin önemi, insanlık için yaptığın hizmetlerle daha da anlam kazanır. Çok büyük değer kazanır.