HALLER YASALAR VE ANAYASA

Yılmaz SANDIKÇI

Kafalar karıştı yine, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) çöl coğrafyasında iki iklim yaşayan bir petrol, liman, ticaret ülkesi. Türkiye ise verimli topraklarda dört iklim yaşayan, dünyanın akupunktur noktasında bir kavşak, transit geçiş, liman, tarım, sanayi, ticaret ülkesi.

*

Ve Türkiye bu BAE’nden gıda ürünleri ithal edecekmiş. Gıda ürünleri derken sebze, baklagiller, tavuk, yumurtayı da içeren temel ürünler.

*

Türkiye kendisine yetebilen 7 ülkeden biriydi, BAE temel gıda ürünlerini bile ithal eden bir ülke… Ne oldu da BAE’nden tarım – gıda ürünleri alıyoruz? Hadi alıyoruz da bu alımı, ithalat vergilerini sıfırlayarak niçin teşvik ediyoruz?

*

Birileri iç piyasada fiyatları düşürmek için yapılıyor bu diyebilir. Hadi desin de fiyatı düşürmek için kendi çiftçine uyguladığın vergiyi artırırken, başka ülke çiftçisine vergi indirerek fiyat düşürmek akla, vicdana sığar mı? Ya adalete?

*

İç piyasada gıda fiyatlarını düşürmek istiyorsan bir yandan üretimi artır, diğer yandan çiftçiyi etkileyen girdi maliyetlerini düşürsün ve eğitim sistemini de yeni yetişen neslin bir kısmını tarıma yönlendirecek şekilde değiştirirsin, bir de rasyonel akıl yapılacak bir “hal yasası” yazarak bu uygulamaları desteklersin!

*

Zor mu? 22 yıldan beri Türkiye’yi yöneten siyasi iradede işe yarar bir “hal yasası” çıkaracak akıl, irade, eğitim, birikim sahibi kadrolar yok mu yani?

*

Biz bunları düşünürken, Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan “yeni bir anayasa yazacağız” dedi yine... Yazın tabi! Anayasamızı çağın şartlarına uygun hale getirin tabi… Kim istemez?

*

İsteriz elbette ancak millet merak ediyor, 22 yılda bir “hal yasası” yazamayan hükümet, anayasa gibi çok daha kapsamlı ve devlet için, vatan için, millet için hayat-memat meselesi olan bir yasayı yazabilir mi? Nasıl yazar? Bu soruya milletin için rahatlatacak şekilde kim cevap verecek?

*

Milletin kafası karışıyor çünkü sorduğu birçok soruya cevap alamıyor millet.

Örneğin;

  • Demokrasi sistemini İslam’a karşı gibi gösteren din adamları, uğruna peygamber (sav) efendimizin torunu bile öldürülen, uğruna kardeş, baba, oğul katledilen saltanat düzenini İslam’ın hangi kaynağına dayanarak caiz gösteriyor?

*

  • Müslümanlaşmaya çalışırken Araplaştığını fark edecek kadar düşünemeyenleri, Arap örfünü geleneğini, hurafeyi, israiliyatı, rivayeti, söylentiyi İslam diniymiş gibi anlatanların kandırmasından kim koruyacak?

*

  • Hamburabi kanunları ile Allah’ın şeriatı arasındaki farkı bilmeden, şeriat isteriz diyenler adaletin bağımsızlığını ve üstünlüğünü nasıl sağlayacak?

*

  • Laikliği dinsizlik gibi uygulayanların da laikliği dinsizlik gibi anlatanların da aynı düşmana hizmet ettiği anlaşıldığı halde, bunu fark etmeden dinî görüntü, şekil ve söylemler ile kandırılan milletimizin, kandıranların gazına gelmesini kim önleyecek?

*

Hükümetin, yeni anayasa yapmaya yeltenmeden önce, milletin emek emek ürettiği tarım-gıda ürünlerini millete ucuz yoldan ulaştıracak bir “hal yasası” çıkarıp, milleti geçim derdinden kurtaracak şekilde başarılı olduktan sonra anayasayı yenileme gibi ciddi bir sürece girişmesi daha sağlıklı olmaz mı sizce de?…

*

Haaa, unutmadan bir de Siyasî Partiler Yasası var! AK Parti girdiği ilk seçimde 21 yıl önce Erdoğan’ın ağzından SPY’nı yenileyeceğiz diye söz vermişti. Bu sözlerini de tutsunlar önce. Değil mi? Evet, önce siyasi parti başkanlarının demokrasimizi budama keyfiyetini durdurup, millet iradesinin millet meclisine yansımasını sağlasınlar… Bunları başardıktan sonra yeni anayasa kolay Allah’ın izni ile. Selam ve dua ile.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.