Prof. Dr. Aynur ÖZBAHÇE
Memetik Düşünceler ve Kuantum
Görünür dünyada, mevcut koşullara uygun olarak kendini gösterecek tüm olasılıklar zaten vardır. Çünkü temel fizik kuramıdır; ‘var olan hiçbir şey yok olmaz’. Bu nedenle evrende hiçbir şey yeni değildir, sadece algımıza göre şekillenir. Algılarımız çoğu zaman mevcutluktan yani şimdiki zamandan uzaktır. Geçmişte yaşadığımız olayların bir sonucu olarak şekillenmiştir. Bu sebeple algılarımız bizi çoğu zaman andan bağımsız olumsuz düşünceler üretmemize sebebiyet verir. Hele de bunu bile isteye körükleyen bir sistemin içindeysek…
İşte klasik materyalist düşünce bu negatif memetik algılar sebebi ile dünyanın kalbini, ruhunu ve büyüsünü çekip alarak onu ölü, cansız, duygusuz bir alana dönüştüren bir bakış açısına haps etmiştir. Bilimsel görünen bu materyalizm, dünyayı büyüsünden arındırırken aynı zamanda sakinlerini yani bizleri materyalist bir virüs ile büyüleyip adeta aklımızı başımızdan almıştır.
Oysa kuantum fiziği, insan özgürlüğünün gelişiminin önündeki engellerden birinin, yani kendini haklı göstermek için bilim adını kullanarak aslında olaylar arasında gizlenen bilimselmiş gibi görünen dogmalardan ibaret bilimsel materyalizmin ortadan kaldırılmasına öncülük etmiştir. Yani dogmatik düşünceler sadece bilimden uzak inançsal taassup bakış açısında yoktur; aynı zamanda kuantum fiziğinin açığı çıkardığı bilimselliği göz ardı eden ve halen bilimmiş gibi pazarlanan dünya görüşüde bir tür dogmadır; ‘aslında bilimden uzak bilimsel dogma’. Bu bakış da en az inançlara dayalı taasup bilinci kadar tehlikelidir.
Kuantum fiziğinde bilinç fiziğin alanına girer. Farkına varma bu şekilde bilince dönüşür, kuantum fiziği kelimenin tam anlamıyla sanki artık düşünce biçimimizi mutasyona uğratmıştır. Bu şekilde adeta yeni bir insanoğlu meydana geliyormuşcasına yeni bir gerçeklik biçimi ortaya çıkar. Böylece kuantum fiziğinin hayatımıza girmesi ile bilinç yapımız, dünyaya nedensellik, doğrusal zaman ve salt mantığın aracıyla görmeyi bırakarak; zamanlar ötesi, eşzamanlı ve bütüncül bir mercek aracıyla görmemizi olanaklı kılar. Bu şekilde bireyselleşme ve özlü bütünleşme süreci, benliğin çeşitli görünümlerinin çevresinde derin düşüncelere dalarak bizlere yeni bir hal kazandırır. Bu süreç, temel kaynağı ve ilhamı olan benliğe yani Öz’e eş zamanlı ışık tutar ve onu görünür kılar. Bu sayede kuantum bizi evrende adeta izleyen olmaktan çıkararak katılımcı olmamıza imkan sağlar. Çünkü bizler çağımızın yalnızca pasif tanıkları ve mağdurları değil, aynı zamanda onu şekillendiren katılımcılarıyız. Bizler kurbanlar değil, uyanık görülen ve paylaşılan bir rüyanın etkin ortak rüya görenleriyiz. Peygamberimiz de zaten ‘bu dünyanın bir rüya’ olduğunu ifade etmiştir. Sorun yalnızca şudur, bunu bilinçli bir şekilde fark edip edemediğimizdir. İşte bu hal üzerinde olduğumuzda Yaradan’a ulaşmak için yaptığımız bu seyri sülüğümüz yani kendimizi gerçekleştirerek tam ve bütün olma yolculuğumuz daha kolay ve zevkli hale gelecektir.
Bunun için de çözüm basittir; geçmişten gelen düşünce biçimlerinin doğru olmayabileceğinden kuşkulanarak ve geçmişten gelen deneyimi nesilden nesile olduğu gibi aktarmak yerine, yeni deneyimlenen durumun ne olduğunu merak etmeye başlamak. Böylece başka insanların, durumun, olayın doğasına ilişkin yorumlarını hiç düşünmeden kabul etmek yerine, hiç kimsenin sözüne güvenmeden kendi aklımızla düşünebilir hale geliriz. Ünlü düşünür Nietzsche, bu konuda şöyle demiştir; ‘Mutlu mu olmak istiyorsunuz? Gerçeği bilmek mi? Mutlu olmak istiyorsan inan, gerçeği bilmek istiyorsan araştır’ diyerek radikal bir bakış açısıyla bizi düşünmeye itmiştir. Zaten ilk emri ‘OKU’ olan dinimizin Peygamberi de ‘ilmin yarısı, soru sormaktır’ dememiş midir? Bu sebepledir ki Kur’an’ın neredeyse üç ayetinden biri ‘Hiç mi tefekkür etmezsiniz? Hiç mi düşünmezsiniz, hiç mi aklınızı kullanmaz mısın?’ diyerek adeta insanoğlunu sarsarak ’tefekkürü yani düşünmeyi nafile ibadetlerden üstün kılmıştır’.
Okuyan, tefekkür eden, düşünen, okuduğunu anlayan ve hayatına uygulayanlardan olabilmek duası ile sevgi ile kalınız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.