Mustafa ÖZLÜK

Mustafa ÖZLÜK

Komşu Hu

Toplumun eğitim düzeyi arttıkça, ahlaki yönden iyiye gitmesi beklenir. Biz de neden tersine döndü? Ahlaktaki çöküntünün kaynağı neler olabilir? Çocukluğumda hiçbir evde kilit yoktu. Mevsimi ve hava durumuna göre kapı açıkta kalabilirdi. Şimdi kilit yeterli oluyor mu? Burası 7/24 kamera ile izlemekte yazılı değil mi?

Namaza giderken dükkan açık kalırdı. Kapıya bir eşyayı yan olarak koyuverirdi. Herkes dükkanda olmadığını anlar içeriye bakmazdı bile. Evlerden ve dükkandan geçmiş olalım. Camilerin hepsinde kamera var. 7/24 yazısı her yerde görülüyor caminin. Kamera olunca hırsızlık olmuyor mu? Zaman zaman ayakkabıların çalındığını yardım kutusunun çalındığını, kaydeden kameradan sadece seyrediyoruz.

Caminin tuvaletinde ve şadırvanlarında bakır veya galvanizli çeşme takılı değildir. Bütün çeşmeler plastiğe çevrildi. Onları bile korumaya alınıyor. Çıkarılmasını engellemek için demir kaynatılıyor. Sözün bittiği yerde miyiz? Yürek kurudu çöp oldu. Dağ ve bayır korunaksız ve güvenli iken neler oldu, nereye geldik? Kısaca ibadethanelerden hırsızlık yapılacak duruma nasıl gelindi?

Komşuluk geleneğimizde çok önemlidir. Kötü yolda olsalar bile, komşuyu korur ve zarar verilmezdi. Aile büyüklerinden biri çocukların komşunun malına zarar vermesinden dolayı çocukları dövmüş. Elin içinde bağıra bağıra komşunun malını ellemeyin demedim mi dermiş. Komşunun değeri ve komşunun evini kendi evimiz bilme geleneğimiz vardı.

Komşu komşunun külüne muhtaçtı. Komşu pişirdiği yemeğin kokusunun dışarıya gittiğinden dolayı komşusuna pişirdiği yemekten gönderirdi. Komşuluk önemli ve değerli olmuştur tarihler boyunca. Komşunun ışığı yanmazsa aranır, komşudan bir çığlık yükselirse hemen koşarlardı. Aynı şehirde otursan bile ailenden önce iyi ve kötü durumda komşu yanında olur. Komşularla sevincimizi de acımızı da birlikte paylaşırız. Yanımızda ilk gördüğümüz komşudur daha sonra akrabalar ve tanıdıklar geliyor.

Sayın Özhaseki saray gibi eve kavuştuk diye seviniyorlar diyor. Komşu ile anıları ve yardımlaşmayı saray mı yapar? Çok büyük bir felaket ulusumuzu yasa boğdu. Hala acılar yurdun her yerinde canlı yaşanıyor. Ahlaki değeri olan ha komşumdan ölü çıkmış ha başka evden ölü çıkmış. İnsan üzüntü olarak aynı üzülür. Benim evim saray oldu başkası ne halin varsa görsün gibi bir düşünen olacağını düşünmek istemiyorum. Acıları paylaşmamız da komşularla ortaktı. Sevincimizi paylaşmakla birlikteydi. Harman yel ile düğün el ile yapılırdı. Sarayda oturmak kime ne yapacak. İnsanı insan yapan oturduğu ev değildir. Başta karakter, ahlak, insani duygular önemlidir. Bunlar yoksa saraya sevinebilir.

Herkes evine girip huzurlu yaşamadıktan sonra, benim sarayda olmam ne ifade eder? Evine gidecek yol kalmamış. Hala yer altında canlar var. İnsanlar döne yakıla kayıplarını arıyorlar. Kısaca yaşayanlarda ölmüş gibiler. Kısaca komşu ve her şeyi kayboldu. Viraneye baktıkça gönül coşkulu olur mu? Virane olmuş bağda öten bülbülün sesi mutluluk verir mi? İnsani duyguları yaşayanların acıları sürekli artıyor. Kendine umut yükleyerek gidenler için yapacaklarım var diyerek diri kalmaya çalışıyor. Çevremde komşu yoksa ben saraya nasıl sevineyim.

Çadırda, konteynerlerde binlerce insan yaşarken erdemli insan nasıl sevinir? Zaman geçiyor ama yüreğine acı daha da çok çöküyor. Komşunun komşuya seslenmesi bir umut ışığıydı. Işıklar söndü, sarayların ne önemi kaldı?

Pandemi de ölenlerin gerçek sayısı ortaya çıktı mı? Gerçekten depremde ölenlerin sayısı tespit edildi mi? Elinde resimlerle yakınların arayanlar yok mu?

Herkesin bilhassa yönetici muhtar ve belediyelerde hanelerde yaşayanların sayısı tutuluyor mu? Bunlar her zaman önemli olan şeylerdir. Seçmen sayısını herkes bilmeye ve öğrenmeye çalışıyor. Neden aynı duyarlılık hane halkının sayısına gösterilmiyor? Yerel yönetimler gerçekten çok önemlidir. Ama sadece tabelada kalmayacak beldesinin içinde olacak. Onun sevincini ve acısını beraber yaşayacak.

Yaşanan küçümsenecek bir felaket değildi. Hastanelerin zemin katları cesetlerle dolmuştu. Onu gören sağlıkçıların çoğu o travmadan kurtulup bodruma inemiyorlar. Bu insanlar donanımlı insanlardır. Olayların etkisine çabuk sıyrılarak görevlerini yapmaya çalışmaları gerekir. İnsanı yaşatma görevi olanlar uzak durmamalıdır. Ama çok ağır travmalar yaşadığımızda bir gerçektir.

Kısaca meslek seçimi çok önemlidir. Kan görünce bayılan doktorluk yapamaz. Yükseklik korkusu olan pilotluk yapamaz.

İnsanın şöyle olması böyle olması demek bir şey ifade etmiyor. Yeni yetişen nesillere çok iyi örneklik gösterebilmemiz gerekir. Onlara somut örneklerle yaparak yaşayarak öğretilmesi gerekir. Büyüklerin yaşantısı düzgün olursa gelecek nesillerde aynı olurlar. Dediğimi tut gittiğim yoldan gitme anlayışı çöküntüyü artırdı. Sözün ve özün bir olacaktır.

Toplumun ahlakı çöküşü önlenebilirdi. Yetişkinlerin sözleri ve davranışları tutarlı olmalıdır. Birilerini kral birilerine köle gösterirse TV kanalları. Köle olmayı kim ister? Görsel yayınları da ahlaki ve akla uygun olması gerekir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum