Yılmaz SANDIKÇI

Yılmaz SANDIKÇI

BURADAN BAKINCA

Yine bir acı haber aldık Türkiye’den, yine gurbetteyken ve yine maden faciası! Bartın’da 41 şehit… Böyle durumlarda suçu, kusuru veya ihmali olanları bulup, adalete teslim etmeyi konuşmak yerine, insan ihmali ile doğa felaketi arasındaki farkı, cüzi irade ile külli irade kavramları arasındaki farkı gözetmeden kader diye konuşuyor!... İslam’ın yanlış anlaşılmasına sebep olarak büyük zarar veriyorlar. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına sabr-ı cemil ve yaralılara acil şifalar diliyorum.

*

Siz bu yazıyı okurken, ABD’den dönmüş olacağız inşallah. Burası öyle bir ülke ki, dünyanın dört bucağından farklı fikir ve farklı inançtaki insanları toplamış, bir potada harmanlamış, farkları ayrıştırmak yerine farklılıkları gücünün kaynağı yapacak bir sistem kurarak dünyayı yöneten bir güç olmuş. Kolay olmamış tabi. Nice badireler atlatmışlar, ne acılar çekmişler ve hala da çekmekteler ancak aklı doğru kullanmaları sayesinde çektikleri acıların ödülünü almaktalar!

*

Buradan Türkiye’ye bakıyoruz, her zaman olduğu gibi büyüklüğünü bir daha görüyoruz. Bence dünyanın en önemli akupunktur noktasında duruyoruz; yönetilmesi kolay olmayan bir coğrafyadayız. Yönetmeyi becerebilirsek dünya siyasetinde söz sahibi olmamızı sağlayacak bir coğrafyadayız. Doğal olarak dünya siyasetinde söz sahibi olmak isteyen her devletin söz sahibi olmak istediği bir coğrafyadayız.

*

Hal böyle olunca ülkemizi yönetenlerin, seçenlerin seçilenlerin algı ve akıl seviyesinin bu coğrafyaya yakışır seviyede olması gerektiğine inanıyorum. Örneğin “taktik akıl” yerine “stratejik akıl” ile düşünmeyi öğrenmiş olmamız gerekiyor. Bunun için de aklı hafıza ile değil zeka ile kullanmayı, ortak akılda buluşmayı öğrenmemiz gerekiyor.

*

Bulunduğumuz coğrafyada ve dolayısı ile ülkemizde söz sahibi olmak isteyen devletlerin hedefleri birbiri ile çatışsa da ittifak ettikleri konu, Türkiye’nin güçlenmesini engellemektir. Bu yüzden istikrar istemiyorlar Türkiye’de ve sık sık sistem çatışması yaşamamız da bu yüzden. Bazen tarihi kullanarak Osmanlıcı-Cumhuriyetçi ayrımını, bazen dini kullanarak Ümmetçi-Milliyetçi ayrımını, bazen etnik kimlikleri kullanarak Türkçü-Kürtçü ayrımı destekliyorlar bazen de Sağcı-Solcu ayrımını kullanıyorlar. Peki, suç onlarda mı? Bence değil, yeni dünya düzeninin bilek gücü ile değil beyin gücü ile kurulduğunu anlamayanlarda suç!

*

Önceki bir ABD seyahatimden aklımda kalan bazı ilginç sohbetleri paylaşmak istiyorum. Müslümanlığa geçmiş Nijerya asıllı bir Amerikan; İslam ile tanışınca tamam hayatın anlamını buldum dedim ama zaman içinde kader konusunu bir türlü aşamadım. Müslümanların anlattığı kader, yaşamı ve ahireti tanımlamaya yetmiyor… Allah insanların kaderini çizmişse, günahkâr insanları cezalandırmasını anlamıyorum. Allah kaderime günah işlemeyi yazmışsa benim suçum ne? gibi sorularına cevap alamayınca hayatın anlamını çözmek için yeni bir din aramaya koyulduğunu söylemişti.

*

42 yıl önce Irak’tan gelmiş ve Amerikan olmuş birisi de şöyle diyordu; Dinin sahibi Allah’tır ve günahın hesabını görecek olan, cezasını verecek olan da odur! Ama bizim oralarda birileri çıkıp, Allah adına insanlara ceza vermeye kalkıyor. Kim kendini, başkalarını Allah adına cezalandıracak konumunda görebilir ki? Böyle tiplerin İslam aleyhine oluşturduğu fobinin günahını kim çekecek, hesabını kim verecek?

*

Amerikan olmayı seçenlerden biri de Afganlı bir kardeşimizdi. İran’da yetişmiş, Irak, Suriye ve Türkiye’de çalışmış. İran’dayken en iyi Müslümanlar biziz zannederdim ama Türkiye’yi görünce fikrim değişti, İslam’ın en iyi yaşandığı ülke Türkiye demişti.

*

İyi de iyi ne demek? Evrensel geçerliliği olacak şekilde tanımlanmaya muhtaç bir kavram. Bunu yapacak olan kim?

*

Konular çeşitli ve uzun ama yerimiz dar. Kesin olan şu, Müslümanlar hurafeyi ve söylentiyi kenara atıp bazı temel kavramların manalarını İslam hakikati ışığında ve evrensel geçerlilik seviyesinde çözümlemeden İslam dünyası istikrar da bulamaz, birbirini yemekten de kurtulamaz. Örneğin, Kader, namaz, faiz, zekât, millet, ümmet, akıl, zeka, hafıza, ezber, öğrenme, sorgulama, düşünme, anlama, iman, ibadet, adalet, medeniyet… Allah’ın selamı işin aslını arayanlar üzerine olsun…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.