Aile, evlatlarının yeme, içme gibi, barınma, eğitim ihtiyaçlarını karşılama, onları kaliteli şekilde yaşatmakla sorumludur.

Millet için bu görev devletindir. Devlet adına bu görevi yerine getirmek hükümetindir.

Toplum içinde herkes eşit yurttaştır. Bulunduğun mevki ,makam onun görev yeri dir ve görevidir. Halka karşı sorumlulukları vardır. Eksiksiz ve doğru olarak onları yerine getirmektir. Görevi ve bulunduğu makam ona fark yaratmaz. Milletin bir ferdi olarak görev üstlenmiştir.

Kutsal kitabımız Kur'an'da bunu çok açık ve somut olarak görüyoruz. Kur'an herkese ey insan diyerek hitap ediyor. Hiçbir makam ve mevki adı kral ünvanı yok. Herkesin ,devletteki konumu insan olarak görülür. Kendini farklı görme farklı hissetme gurur ve kibir işaretidir.

İnsan yeryüzünün meleği olarak tanımlanır. Sevgi iyilik ve merhametli yürek taşıyan ,insanlar için çok doğrudur .

Kadını ve erkeği farklı görmek doğru değildir. Biyolojik fark kimseye üstünlük sağlamaz. Herkes insandır. Cinsiyet farklı tanımlamaya girmez.

Kadını toplumun içindeki görevi ve özgürlüğü kimleri neden rahatsız ediyor.? Farklı görenlerde sorun vardır. Kimileri kendine göre icat çıkarırlar. Hayırlı ve topluma yararlı işlerle uğraşmak varken kafa karışıklığına gerek var mı?

Ahlaklı ve erdemli insan için kadın dendi mi akan sular durur. Kadını eşit görsek de kendimize onları koruma görevi varmış gibi düşünüyoruz. Oysaki kimsenin korumaya ihtiyacı yoktur. Herkes kendini koruyabilir.

Çok olumlu duygu ve düşünceler gelişmelidir insan da.

Günümüzde insan sevgiden, iyilikten neden uzaklaşılıyor?

Yeryüzünde meleklerin çoğalması beklenirken kötüler ve kelekler çoğalıyor neden?

Bunu neye bağlamalı? Bu hatayı bireyde mi görmeli toplumda mı aramalı?

İnsan insanı öldürür mü? 2022 yılında silahla öldürülen kaza ile kasten dört bine yakın. Üzülmek çare mi? Toplumun içinde güvenle gezebiliyor, güvende hissediyor muyuz kendimizi?

Hastanelerde doktorlara saldırılarda da çok ileri gidildi. Artık elle vurma devri sona erdi, silahlı saldırılar başladı. Ne kadar acı olsa da görünen gerçek budur.

Düşman dışarıda değil, aramızda içimizde geziyor ve çoğalıyor. Altı yaşındaki çocuk, uzmanlara ifadesinde babam annemi yaktı diyor. Bu nasıl bir ruh hali? Vicdan nerede? Yaşanan caniliği nereye koyalım, nasıl yorumlayalım.

Böyle bir cahillik olur mu? 19 yaşındaki genci öldürüyor dolaba doğrayıp koyuyor. Yaptığı vahşetli unutup aileden fidye istiyor. Sözün bittiği yerde miyiz?

Bir ayı geçen süre içinde aranan Dünya Bankası çalışanı Korhan Berzeğ, yer yarıldı yerin dibine girdi. Akıbetinden geçen zaman içinde olumlu düşünce taşımak mümkün değildir. Neden köpeği ile gezmeye çıktı? Hayvanların yaşamımızdaki değeri ve yeri yeterince anlaşıldı mı?

Böyle olumsuz örnekleri çoğaltma anlamsız. Olayları sıralasam kitaplara sığmaz. Bunlardan ders çıkaralım yeter. Umudumuz sönmesin iyilikler ve güzellikleri yaşatmaya hep birlikte çalışalım.

Evcil hayvanlar içinde köpekler en sadık dosttur. Hırsızlardan kendli cinslerinden sürüyü korurlar.

İnsanoğlunun ,hiçbir canlının yaşamasını yok etme yetkisi hakkı yoktur. Canlıya zarar veren kesinlikle ruhsal sorunu olanlardır.

Bütün canlıların yaşam hakkı vardır. O canlıların çoğunu bize çok faydası vardır. Resmen acısını paylaşırlar insanın. Sahibini üzgün görseler ve zorda görseler başından uzaklaşıp gitmezler. İnsan ile canlılar arasında kopmaz bağlar oluşur.

Her şey sevgiye, merhamete, vicdanına dayanıyor. Hayvanlardaki iyilik ve yardım gelişirken, insanlarda geriliyor diyebilir miyiz?

Kedi ve köpeğin sevgisi daha başkadır. Kuşlarla konuşma yarışı ne de çoktur.

Karamsarlık ve mutsuzluk yoktur. Özümüzde var olan sevgiyi ,iyiliği, adaleti ,doğruluğu geliştirmek için var gücümüzle birlikte çalışalım.

Devletimiz, adalet içinde bütün canlıların rahat yaşaması için gerekli önlemleri alır.