Bütün meslekler kutsaldır. Her mesleğin oluşumunda öğretmenin emeği vardır.

Öğretmenler toplumun içerisinde, herkesle barışık yaşayan kişidir. Halkın huzuru ve mutluluğu ne kadar gelişmiş olursa öğretmenin de öyledir.

Öğretmenin en büyük hayali, dünyanın çocuklar için laboratuvar olmasını ister. Çocuklar için de, gezerek ilgi duydukları yerde araştırma yapabilseler. Kendilerini ilim, bilim ve teknoloji yarışı içinde bulmaları gerekir.

Böyle bir olanak yoksa çocukları ne yapabilirler? Kağıt üzerinde ezberledikleri kağıtta kalır. Belli bir süre sonra bellekten de unutulur gider. İlim ve teknoloji çalışması süreklilik ister.

Uygulamalı, deney, yaparak yaşayarak öğrenmesi gerekir. Böyle olanaklar sağlanırsa çocuklarımız kendini ilim ve bilim yarışının içinde bula bilirler. Sözel anlatımdan daha ziyade uygulamalı eğitim görmeleri gerekir.

Bizim öğrencilik yıllarımızda, öğretmenler laboratuvarları çok titiz kullanırlardı. Orada bulunan laboratuvar aletleri öğretmene zimmetliydi. Öğretmenimiz kırılacak ve bozulacak diye ders boyu ter dökerdi. Öğretmenimiz de rahat ve huzur olmayınca öğrenciler kendilerini derse verebilir mi?

Eskiden olanaklar çok kısıtlıydı. Oysaki kırılabilir dökülebilir zarar görebilir yerine yenileri konabilmesi gerekir. Öğretmen ve öğrenciler özgürce çalışabilmeli. Kısaca söylemek gerekirse gerekli altyapılar oluşturulmadan, bilim ve teknolojide alanında gelişmeleri sağlayamayız.

Milli eğitimin hedefleri doğrultusunda, çocuklarda istendik değişiklikleri yapmaya çalışır öğretmen. Bu gelişme ve değişime, araç gereç ve eğitim ortamları ile destek sağlanmalıdır. Kısaca yeryüzündeki bilimsel ve teknolojik gelişmelerin dışında kalmamamız gerekir. Onun için çok çalışmamız gerekiyor.

Cumhuriyet ile birlikte öğretmenler köy odalarında, ahırdan bozma yapıları okula dönüştürerek eğitim öğretim çalışması yaptılar. Ulaşım yok, iletişim yoktu o zaman. Ama öğretmenler bu koşullardan yüksünmediler. Çünkü benzer yerlerden geldiler. İşlerine dört elle sarıldılar. Öğretmenler, herkesin eşit yurttaş olduğunu öğrettiler. Doğruya doğru yanlışa yanlış demeyi öğrettiler

Öğretmenler derslerine her zaman hazırlıklı girerdi. Yine de öğrenciden gelen soruları hemen yanıtlamazdı. Arkadaşınızdan gelen soruyu isterseniz kaynağına bakarak cevaplayalım derdi. Hazır bilgi vermekten ziyade, araştırarak öğrenmeyi, öğretmeye çalışırdı. Çocukların kendilerinin bilgiye, ulaşmayı ve ulaşma yollarını öğretmeye çalışırdı. Öğrenci soru sorduğu gibi çeşitli kaynaklardan cevabını bulmayı da öğrenmesi gerekirdi. Yani hazıra konma değil ,araştırarak gerçek öğrenmeyi sağlamaya çalışırlardı.

Öğretmenlik bilge mesleği değildir. Öğretmen öğrenerek öğretendir. Sabır hoşgörü sevgi en başta gelir. Sevginin olmadığı yerde, başarı olmaz. Sevgi her şeyin başı, her derdin ilacıdır. Öğretmen çevresine faydalı olarak tükenir.

Öğretmen eğitim ve öğretimi dört duvar arasında yapılan olarak görmez. Böylesi eğitim yetersiz kalacağını bilir. Öğretmen çocuğu kucakladığı gibi çevreyi de kucaklaması gerekir. Başta öğrenci velileriyle kaynaşması gerekir. Onlarla beraber karar alarak beraber yürümeleri gerekir. Başarı için kollektiflik hareket etmek gerekir.

Sevgiyle ve umutla çevredeki bütün canlılara dokunmak gerekir. Alınan kararların birlikte yaşama geçirilmesi gerekir.

Öğretmen de bir fanidir elbette bir gün yok olacaktır. Çevresine ışık oldu, insanlara yararlı oldu, ise görevini başarı ile tamamlamıştır. Ama Işık sunacağı yerde orayı bozmuşsa gerçekten boştur vazife yerine gelmemiştir.

Halkını, Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır demiş Mustafa Kemal Atatürk. Çalışırsak sınıfta Atatürk güler, tembellik yaparsak yüzünü üzüntü kaplar. Onun için başöğretmeni üzmemek için, çok çalışmamız gerekir.

Öğretmen beşikte mezara kadar öğrenen ve öğretendir. İnsana dokunmanın insana faydalı olmanın verdiği huzuru ve mutluluğu hiçbir şey vermez. Mutlu bir gelecek için eğitilmeye ve eğitmeye devam edilmelidir.

Öğretmen geleceğin ve aydınlığın ışığıdır. O Işık hiç sönmeyecektir. Öğretmenler Fikri hür vicdanı hür yeni nesiller yetiştirecektir. Yeni nesiller Çağdaş uygarlığın üstüne çıkmaya devamlı çalışacaklardır. Milletçe, huzur ve mutluluğu yakalayacağımız günler özlemi ile ölen ve şehit olanlara rahmet, yaşayanlara sağlık dilerim. Daha güzel gelecek için el birliği ile çok çalışmamız gerektiğini bilelim.