Yılmaz SANDIKÇI

Yılmaz SANDIKÇI

DEMOKRASİ KATİLİ

Sayın Erdoğan demokrasi sayesinde iktidara geldi; “Demokrasi bir tramvaydır istediğimiz durağa gelince ineriz” dedi. İnersiniz tabi de vatman durup kapıları açmadan mı ineceksiniz? Kondüktör biletinizi kesmeden mi ineceksiniz? Yoksa iki durak arasında mı atlayacaksınız? Bunlar konuşmanın detaylarından anlaşılmıyor.

*

Aynı Erdoğan “demokrasilerde atanmışlar, seçilmişler üzerinde olamaz” demişti. Doğru söylemişti!

*

Şimdi ne var bunda? diyenler olacaktır. Çok da birşey yok gibi, sadece basit bir çelişki sanki!

*

Ülkemizde demokrasiye geçme süreci sorunlu ve sancılı yürümüştür, sürekli müdahaleler ile sekteye uğramıştır, eksik kalmıştır. Bu eksikleri gidermek yerine, eksikler yüzünden demokrasiyi suçlamak kimin meşrebine uyar? Siz cevap verin!

*

Demokrasiyi sağlıklı işleten ülkelerdeki gelişme ve refahı imrenerek izleyenlerin, bizde de demokrasinin sağlıklı işlemesini istemesi normaldir. Bunun yollarından biri de devlet yönetiminde atanmışların seçilmişler üzerinde olmamasıdır ki Erdoğan bu sorunu fark ederek, olması gereken doğruyu söylemiştir ve bu sözü ile güvenini kazandığı seçmenin desteğini alarak seçimleri kazanmıştır.

*

Kazanınca, Türk Silahlı Kuvvetlerinin siyaset üzerindeki atanmış kadroları türlü operasyonlar ve hatta terörist şahitli kumpaslar ile indirmiştir. Yirmi yıldan beri iktidarı elinde tutan Erdoğan, yanlış bulduğu bir uygulamaları sonunda kendisi yapmaya başlamıştır. Örneğin, seçilmemiş kişileri hükümette bakan atayarak, seçilmiş milletvekillerinin, hatta TMBB’nin üzerine atanmış bir kadro koymuştur.

*

Şimdi ne var bunda? diyenler olacaktır yine. Sadece basit bir çelişki diyemeyeceğim bu sefer. Çünkü bir zihin aynı anda bu kadar çelişki ile çalışıyorsa orada bir yanlış var demektir. Ya da bu kadar yanlışlık, yanlışlıkla yapılıyor olabilir mi? sorusuna cevap aramak gerekir!

*

Milletimize ABD tipi başkanlık sistemini göstererek, Afrika tipi, neredeyse kabile tipi bir başkanlık sistemi getirmiş olmaları çelişkinin ne kadar büyük olduğunu göstermiyor mu sizce?

*

Çelişkiler sistemlere zarar verir. Acaba diyorum, tramvayın istedikleri istasyona varmasını beklemeden durmasını sağlamak için mi bu kadar çelişkili uygulama yapıyorlar? Peki niçin?

*

Yoksa fetö hainlerince kandırılmış olduğu gibi “demokrasi İslama karşıdır” yalanını yayanlarca da mı kandırılmışlar? Bakınız, demokrasi İslama karşı değil, saltanata karşıdır. O saltanat ki Muaviye’nin taht makamını kendi oğluna aktarmak için peygamber torunlarının kanını dökecek, canını alacak kadar göz döndürücü bir zehirdir. Osmanlı da dahil bir çok saltanat düzeninde kardeş ve hatta evlat katlini uygulatacak kadar güçlü bir zehirdir saltanat hırsı. Bu zehir, demokrasi ile birlikte, demokrasinin değerini bilmeyen milletlerin de katili olmuştur.

*

Demokrasi böylesine büyük bir zehir olan saltanata karşıdır. Hangi İslam alimi “demokrasi İslam’a karşıdır” derken, “salatanatın İslama uygun olduğuna” delil getirebilir? Var mıdır böyle bir ilim, var mıdır böyle bir alim?

*

Demokrasi, seçenin hesap sorma hakkı ile seçilenin hesap verme sorumluğu üzerinde gelişir ve bunu başaran milletlere refah getirir. Bu da ancak adalet duygusu gelişmiş insanlar ile başarılır… İslam dininin adalete verdiği önemi anlayanlar bunu da anlayacaktır. Moskova’dan selam ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.