Yılmaz SANDIKÇI
DİN SÖMÜRGE ARACI OLUR MU?
İnsanlık ile başlar güçlünün zayıfı sömürmesi, kurnazın ahmağı, bilenin cahili, birlik kurabilenin dağınık olanı, yönetenin güdüleni sömürmesi. Aklını kullananlar için sömürü insan onuruna yakışmayan, ahlak dışı bir iştir. Ancak aklını kullanmayanlar sömürülmeyi kader ile, din ile açıklayanlara kanacak kadar ahmaktır.
*
Sömürmekten beslenen insan türü aklını kullananları sevmez zaten! Aklı kullanmayı kötü gösterir, düşünmeyi öğretmez, yasaklar, düşünmeyi bilenleri susturur, hapseder hatta öldürür. Alçak sömürenler, ahmak sömürülenlere övdürür aşağılık sömürü düzenini… Sömürenler, insanlığın en aşağılık sınıfında oldukları halde kendilerini üstün göstermeye çalışırlar. Bu üstünlük görüntüsünü kullanarak size medeniyet(!) getireceğiz derler sömürürüler, size demokrasi(!) getireceğiz derler sömürürler, size sanat, kültür öğreteceğiz derler sömürürler, size cennete(!) gitmenin yollarını göstereceğiz derler yine sömürürler.
*
Yakın tarihte sömürgecilik, Avrupalıların yeni ülkeleri keşfetmesi ile başlamış savaş, din propagandası, sanayi ve ticaret ile sürmüş sonuçta Avrupalı devletleri imparatorluk seviyesine taşımıştır. Müslümanlaşmaya çalışırken Araplaşan ve bu yanlışı fark edecek kadar aklını kullanamayan ülkeler kolay yemler olmuştur sömürgecilere. Bakınız: Fas dahil Kuzey Afrika!
*
Biz Türklerin son imparatorluğu, Osmanlı Devleti İslama hizmet için haçlı batıya doğru ilerlerken gayet iyidir ancak güneydeki Mısır Araplarından halifelik makamını İstanbul’a taşıyınca kötü bir döngünün içine çekilmiştir. Peygamber (sav) efendimizin arkasına sığınarak kendini üstün gösteren Araplar, İslama ve Araplara olan tüm hizmetlerine rağmen Türk milletinin, halifelik makamını almasını hazmedememiştir.
*
Bu Araplar, Yavuz Sultan Selim gibi bir dünya hakimine, “ben sizin hakiminiz değil hadiminizim” dedirtmiş ve Osmanlıyı, dönemin Arap alimlerini istihdam etmeye zorlamıştır… O dönem sayıları üç bin kadar olduğu söylenen Arap alimini medreselerde ve dini kurumlarda istihdam eden Osmanlı, girdiği döngünün sonunda iki yüzyıla varmadan bir sömürgeye dönmüştür.
*
İnandığı dine hizmet için Avrupanın haçlı ordularını dize getiren Osmanlı, uğruna canını ortaya koyduğu İslam dinini, kendisine karşı kullanan ve peygamberimizin de arakasına saklanarak konuşan bir grup Hicazlı Arap önünde dize geldiğini fark edememiştir… Çünkü bu durumu dini güzellemeler ile gizlemeyi başaran Arap alimleri iyi çalışmıştır.
*
Fatih Sultan Mehmet zamanında dünyanın en büyük toplarını yapacak teknolojiye ulaşma bilincine sahip olan Osmanlı, Yavuz Selim döneminde girdiği bu döngünün sonunda, akılcı düşünce ile bilime giden yoldan uzaklaşmış, Türklük bilincinden de koparak, Birinci Dünya savaşı öncesi topunu tüfeğini bile haçlı bakiyesi devletlerden satın almak zorunda kalacak durumlara düşmüştür.
*
Bir düşünün, Hicaz bölgesini koruyan asker bizim, her yıl İslam dinine olan saygımızdan Hicaz’a Surre Alayı adı altında törenlerle yardım, erzak, altın gönderen devletin hazinesine vergi ödeyen halk bizim, ülke bizim yönetimimizde ama bizim zihinlerimiz yönettiğimiz Arap alimler(!) ile onlara kananların işgalinde… Öte yandan Hicaz Arapları, halifelik makamını geri alabilmek için, dünya müslümanlarının yarısını sömürmekte olan haçlı(!) İngiliz ile Türklere karşı işbirliği geliştirmekte.
*
Durumu anlamayanlar dün, Kurtuluş Savaşımız sırasında sömürgeci İngiliz ve Fransız fikirlerini Arapça anlatanlarca kandırılmış idi. Arapların günümüzde İngiliz ve ABD’nin modern sömürgesi olduğunu anlamayanlar ise Arapça söylenen siyasi yalanları din maskesi ile anlatanlarca kandırılmış, kandırılmakta!
*
Sömürülenler, bizi cennete götürecek diye sömürene teslim olmuş, insan onuruna yakışmayan sömürülmeyi dinin bir gereği zanneder hale düşmüş! Bu zan yüzünden hem kel hem fodul tiplerce kandırılmış olanların sonu hiç de iyiye gitmiyor.
*
Fransız veya İngiliz işgaline karşı koyamayan Arapların, bir Türk Kurtululuş Savaşı ile kurulan Türkiye’ye akıl vermesini akıllar almıyor. İşin aslını aramayanlar kanmaya devam ediyor. İşin aslını anlayanlar, “tarihte, İslam uğruna en çok şehidi veren millet Türk milletidir ve müslümanlık adına konuşacak kişi önce bu gerçeğe saygı duymayı öğrenmelidir” demek istiyorlar…
*
İzlediniz mi bilmiyorum, Faslı biri çıkmış, markette çalışan kadına çalışma, satma “abla ben cennet istiyorum sana” diye akıl veriyor. Sömürgecilerin hizmetinde olduğunu anlayacak kadar düşünemiyor bu ahmak ama konuşuyor. İnandığı dinin manasını anlamıyor, şeklen komuşuyor! Hem kel hem fodul! Yine de konuşuyor… Selam ve dua işin aslını arayan ve böyle ahmaklara meydan bırakmayanlara olsun!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.