Felakete uğrayanların, yardımına koşmak için kurulmuştur Kızılay. İnsanlığın barış içinde yaşamasını temel ilke edilmiştir. Dünyanın neresinde insanlar felaketle karşılaşırsa, oraya ilk önce Türk Kızılay da ulaşmıştır. İnsanların maddi ve manevi yaralarını sarmıştır. Yardım için koşarken insanların milletine rengini ve diline bakmamıştır. Bütün gücüyle insani yardıma koşmuştur.

Yaralı askerlere yardım için 1868 yılında kurulmuştur. Kuruluş amacı savaşta yer alan askerlerin kimliğini sormadan ayrım yapmadan onlara el uzatmıştır. Kurumsallaşarak zaman içinde sel ,deprem, yangın afetlerine uğrayanlara da koşmuştur. Savaş ve barış anında darda ve zorda kalanların, insanların maddi ve manevi yararlarını sarmıştır Kızılay.

İlk kurulduğunda, Osmanlı hilali ahmer cemiyeti olarak kurulmuştur. Cumhuriyet ile birlikte 1923 yılında hilal-i Ahmer cemiyeti adını almıştır. 1935 senesinde Türkiye Kızılay cemiyeti adını almıştır. 1947 yılında Türkiye Kızılay derneği adını almıştır. Önemli bir gurur kaynağımızda adını Kızılay olarak Mustafa Kemal Atatürk koymuştur.

Kızılay bir dünya markası olarak tanınır. Türkiye cumhuriyetini yardımlar konusunda dünyada temsil eder. Tescilli amblemi dünyaca tanınır. Kızılay'ın da barışta ve savaşta hastaneler gibi dokunulmazlık hakkı vardır. Her türlü felaket anında, kötü niyetliler Kızılay'a zarar veremez. Farklı amaçlar için arması kullanılamaz. Kötü amellere alet edilemez.

1868 kuruluş tarihinden 1974 Kıbrıs Barış harekatı dahil olmak üzere savaşlarda hastaneler kurmuştur. Diline diline milletine bakmamaksızın hiç ayrım farklı gözetmeden dünyanın her yerinde yaraları sarmaya koşmuştur. Milletler arasında barış ve dostluk köprüsü kurmaya aracılık etmiştir. Türkiye'nin dünya barışına iyiliklerle örnek olmuştur.

Kızılay'da bütün öğretmenlerin büyük emeği vardır. Senede mutlaka sarı zarflar dağıtılır öğrencilerden para toplanırdı. Para koyup gelmeyen öğrencilere onure etmek için beş lira koyması da yirmi beş, elli kuruş boş zarfa, koyarak vermemeye çalışırdı. Kızılay böylesine özverilerin ürünüdür. Görmemezlikten gelinemez, değersiz gösterilemez.

Dünyada nerede bir felaket görürse herkesten önce oraya Türk Kızılay yetişmiştir, Türkiye adına, dünyanın neresinde bir felaket varsa orada olmuştur Kızılay. Yaşanan felaketim boyutlarına durumuna göre gerekli donanımı ile oraya herkesten önce ulaşır Kızılay.

Dünyanın neresinde bir felaket görülürse çadırı, yardım ekibi ,sağlıkçısı ,ilacı ile oraya ilk ulaşan Türk kızılayıdır. Barış , savaş demeden örnek davranışın, öncülüğüyle Türkiye'nin adına orada olmuştur.

Hepimize düşen bu insanı duygularla barış ve kardeşlikle yaraların sarılmasında koşan kuruma canı gönülden destek olmamız gerekiyor. Daha gelişmiş ve donanımlı olarak ülkemiz adına yaraların salınmasına öncü olmaya devam edecektir.

Çok büyük felaketler yaşadık. Kaç tane şehrimiz yerle bir oldu. Savaşta bile ayakta kalması gereken hastanelerimiz yıkıldı . Aklın ,bilim ve tecrübe ile yeniden örgütlenip güçlenerek ayağa kalkmamız gerekiyor.

Rahmetli Ahmet Refik Alp lstanbul'da yapılacak parti binasının üstüne helikopter inebilecek plan yaptı. Böyle bir uygulamalar hastanelerimizde neden olmasın. Büyük şehirler ve ilçeleri ile, Türkiye'nin bütün ilçelerinde ve ilçerinde çok donanımlı sağlam hastanelerin inşa edilmesi gerekiyor. Çok sağlam zeminlere çok sağlam hastanelerin özel olarak kurulması gerekiyor. Hastaları taşımak gerçekten güç ve olumsuzlukları artırır. Onun için her yerde her zaman donanımlı hastanelerimizin bulunması gerekir.

Ahiret için iman dünya için mekandır der bizim insanımız. Bazıları nerede ne diyorsun diyebilir. Belki haklıdır da... Ama biz kurumu, kimliğini çok önemsiyoruz. İçindeki aksaklıklar olsa bile geleceğe dönük çalışmalara hemen başlamamız gerekir. Er geç aslına ve gerçek kimliğine kavuşturulması gerekir Kızılay'ın. Çok iyi bir şekilde iki asıra yaklaşan kurumu , ismine uygun bir örnek haline getirilmelidir.

Yaşamın her aralarında kapsayan kötü günde, savaşta ,barışta yaraları saracak Türk kızılayıdır. Onun için es geçilemez hafife alınamaz. Biz iyi örnekliklerini gördüğümüz için daha da ileriye taşımak görev ve sorumluluğumuzdur. İnanmak gerekir ki iyiliği ve yardımı yürekten benimseyenler çoğalsın. Kızılay'ı arması ile benimseyelim ve geliştirelim. Bizim öğrendiğimiz, bizim özlediğimiz Kızılay budur. Görevi yaralara çabuk sarma, felaket anında gerekli malzemelerle orada bulunması gerekir. Hemen çadırları kurabilen, kazanlarını kaynatarak insanlara sıcak yemek verebilen Kızılay'ı özlüyoruz. Özündeki hedeflere de ulaşmasını istiyoruz. Canların yaşaması için zamanın önemini bilen Kızılay'dır. Olması gereken amacına uygun çalışan, özlediğim Kızılay'ı anlatmaya çalıştım.